Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > Meyve zengini Türkiye’de üretim de alan da artıyor

Meyve zengini Türkiye’de üretim de alan da artıyor

-Meyve zengini Türkiye’de üretim de alan da artıyor
-TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar: “Meyve üretim alanı 2000-2012 döneminde yüzde 24, üretim yüzde 34,2 arttı”
-“Türkiye’de 2000 yılında 24,8 milyon dekar olan toplu meyvelik alanı 2012 yılında 30,7 milyon dekara, 13,4 milyon ton olan üretim 18 milyon tona çıktı”
-“Kişi başına meyve üretimi 209 kilogramdan 241 kilograma ulaştı”
-“Dünyada kültürü yapılan138 meyve türünden, subtropik meyve türleri dahil 75’i Türkiye’de yetiştiriliyor”
-“Bu kadar zengin çeşitlilik dünyada hiçbir ülkede yok”
-“Üretimdeki artışa karşın yetiştirilen meyvenin dörtte biri fiyat, paketleme ve sevkiyat sorunları yüzünden tüketiciye ulaşmadan çöp gidiyor, milyarlarca lira kaybediliyor”
-“Girdi maliyetleri, örgütlenme, pazarlama, paketleme ve sevkiyat konuları sektörün geleceği açısından hayati önemde”
-“Hedef sadece üretim artışı olmamalı, artan üretimin nasıl pazarlanacağı, fiyat istikrarının nasıl sağlanacağı üzerinde de önemle durulmalıdır”
Ankara – 10.11.2013 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, meyve zengini Türkiye’de üretimin de alanın da arttığını bildirerek, “meyve üretim alanı 2000-2012 döneminde yüzde 24, üretim yüzde 34,2 arttı” dedi.
Şemsi Bayraktar, 2000 yılında 24 milyon 765 bin 680 dekar olan toplu meyveliklerin alanı, 2012 yılında 30 milyon 706 bin 492 dekara, zeytin, çay, baharat bitkileri dahil 13 milyon 421 bin 100 ton olan üretimin ise 2012 yılında 18 milyon 12 bin 990 tona çıktığını, bu dönemde kişi başına meyve üretiminin 209 kilogramdan 241 kilograma ulaştığını belirtti. Bayraktar, Türkiye’nin zeytin, çay, baharat bitkileri dahil toplam meyve üretiminin bitkisel üretim ikinci tahminlerine göre, 2013 yılında yüzde 1,2’lik artışla 18 milyon 223 bin 590 tona çıkacağını tahmin edildiğini bildirdi.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, yaptığı açıklamada, meyvelerin yüksek oranda su, yaşam için önem arz eden mineraller, düşük oranda protein, karbonhidrat ve yağ içermeleri nedeniyle sağlıklı beslenmenin önemli bir parçası olduğunu kaydetti. Meyvelerin bünyelerinde antioksidanlar, bitkisel kimyasallar, diyet lifi gibi yararlı bileşenleri içermeleri nedeniyle de kronik hastalıklara karşı koruyucu özellik taşıdığını belirten Bayraktar, vücudun zararlı maddelerden temizlenmesini de sağladığını vurguladı. Bayraktar, bunların yanı sıra meyveciliğin istihdam, katma değer ve ihracat açısından da tartışılamayacak potansiyeli barındırdığına dikkati çekti.

-Üretimde Çin birinci, Türkiye onuncu-

Türkiye’nin sahip olduğu ekolojik yapısı ve iklim özellikleri bakımından bazı tropik türler dışında birçok meyve türünün yetiştirilmesine elverişli olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:
“Ülkemiz meyvede fevkalade önemli bir potansiyele sahiptir. Bugün dünya üzerinde kültürü yapılan 138 meyve türünden, subtropik meyve türleri de dahil olmak üzere 75’i Türkiye’de yetiştiriliyor. Bu kadar zengin çeşitlilik dünyada hiçbir ülkede yok.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2011 yılı verilerine göre dünyada 56,6 milyon hektar alanda, 637,6 milyon ton meyve üretiliyor. Çin, 131,8 milyon tonluk üretimle birinci sırada ve dünya meyve üretiminden yüzde 20,7’lik pay alıyor. Çin’i 74,8 milyon ton üretim ve yüzde 11,7 payla Hindistan, 41 milyon ton üretim ve yüzde 6,4 payla Brezilya, 27,1 milyon ton üretim ve yüzde 4,25 payla ABD izliyor. Beşinci sırada 17,4 milyon ton üretim yüzde 2,72 payla İtalya, altıncı sırada 17,2 milyon ton üretim ve yüzde 2,7 payla Endonezya, yedinci sırada 16,2 milyon ton üretim ve yüzde 2,54 payla Meksika, sekizinci sırada 16,1 milyon ton üretim ve yüzde 2,53 payla Filipinler, dokuzuncu sırada 15,6 milyon ton üretim ve yüzde 2,45 payla İspanya, onuncu sırada 14,4 milyon ton üretim ve yüzde 2,3 payla Türkiye bulunuyor.”

-Kapama bahçeler meyve üretimini ve kalitesini artırdı-

Dünyanın en eski meyve kültür alanlarından Türkiye’de meyveciliğin, son yıllarda birçok kesimin ilgisini çektiğini ve büyük bir gelişim gösterdiğini vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti:
“Kapama bahçe tesislerinin artması, plantasyonlarda elma, armut gibi meyve türlerinin yanı sıra kiraz, vişne, erik, şeftali gibi türlerde de dünyada yaygın olarak kullanılan bodur ve yarı bodur anaçlarla bahçelerin kurulması önemli bir gelişme olmuştur. Modern meyveciliğe geçişte önemli adımlar atılmıştır. Bu durum yetiştirilen meyvelerin üretim miktarı ve kalitesinin artmasını sağlamıştır.
Tekniğine uygun bir yetiştiriciliğin yapılması ve verimli bir üretimin gerçekleştirilmesi bakımından kapama bahçeler büyük önem taşımaktadır. Kapama bahçelerde,
Dekara dikilen ağaç sayınının fazla olması nedeniyle dekardan daha fazla ürün alınabilmektedir.
Bahçelerde hastalık ve zararlılarla mücadele daha kolay ve etkilidir.
Budama, sulama, gübreleme gibi kültürel işlemlerin yanı sıra hasat işlemleri de daha kolay yapılabilmektedir.
İç ve dış pazar değeri yüksek kaliteli meyve üretimi artmaktadır.
Değişen pazar koşullarına göre üretimi yönlendirmek daha kolay olabilmektedir.
Kapama bahçelerin yaygınlaşması üreticilerimizin teknik bilgi düzeyini arttığı gibi, tarım danışmanı hizmeti alan üretici sayısının da artmasını sağlamaktadır.”

-“Hedef sadece üretim artışı olmamalı”-

Kapama bahçelerle birlikte tekniğine uygun bir yetiştiriciliğin yapılmasının, verimli ve güvenilir bir üretim şeklinin benimsenmesinin yanı sıra girdi maliyetleri, örgütlenme, pazarlama, paketleme ve sevkiyat konularının sektörün geleceği açısından hayati önemde olduğunu bildiren Bayraktar, “Tabii burada da konu üretimin nasıl değerlendirileceğine geliyor. Çeşitli tahminlere göre yetiştirilen meyvenin dörtte biri fiyat, paketleme ve sevkiyat sorunları yüzünden tüketiciye ulaşmadan çöp gidiyor, milyarlarca lira kaybediliyor” dedi.
“Hedef sadece üretim artışı olmamalı, artan üretimin nasıl pazarlanacağı, fiyat istikrarının nasıl sağlanacağı üzerinde de önemle durulmalıdır. Fiyatlarda istikrar sağlanması çiftçimiz için olmazsa olmazlardan biridir” diyen Bayraktar, ülkemizin sahip olduğu potansiyelin en iyi şekilde değerlendirilmesi, meyveciliğin ülke ekonomisine ve üreticilere olan katkısının artırılmasının en büyük temennileri olduğunu bildirdi.
Yıllar itibarıyla toplu meyveliklerin alanı ve üretim miktarı şöyle:

 

 

Meyveliklerin Alanı

Üretim Miktarı

Yıllar

(Dekar)

(Ton)

2000

24,765,680

13,421,100

2005

26,998,310

14,715,475

2010

28,800,064

16,385,745

2011

29,571,538

16,993,476

2012

30,706,492

18,012,990

Kaynak: TÜİK