-Marmara Bölge
Toplantısı…
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Maliyetlerimiz arttı. Gübre, mazot başta olmak üzere elektrik ilaç, yem, tohum gibi girdiler desteklenmeli. Destekler acilen artırılmalıdır”
-“Ziraat Bankası, çiftçimize düşük faizli kredi sağlamalıdır”
-“Desteklerin ne zaman ödeneceği açıklanmalıdır”
-“Arka arkaya doğal afet yaşayan üreticilerimizin biriken
borçlarını erteleme sonrasında bir defada ödemesi mümkün değildir. Bu durumdaki çiftçilerimizin biriken kredi borçlarının
tamamı faizsiz olarak uzun vadeye yayılmalıdır”
-“Destekleme politikaları değiştirilmeli, krediye ulaşması zor olan aile
işletmelerinin düşük faizli krediye ulaşması sağlanmalıdır. Ülkemizin gıda
güvencesinin sağlanması aile işletmelerinin ayakta kalmasına bağlıdır”
-“Yeni ekonomi
programında yerli üretimin artırılması, ithalatın azaltılması hedefi tam da
bizim için söylenmiştir. Ette, soyada, ayçiçeği ve pamukta ithalata bağlı
olarak çok üzün süre yaşayamayız”
-“Dünyanın en fedakâr
çiftçisi ülkemiz çiftçisidir. Yapısal sorunlarına rağmen, 81 milyonu ülke
nüfusunu, 5 milyon mülteciyi, 40 milyon turisti beslemektedir. 17 milyar
dolarlık tarım ve gıda ihracatına da hammadde sağlamaktadır”
-“Tarımdaki sorunlarımız
hepimizin sorunudur. Ülkemizin beka sorunudur. Hep birlikte çalışarak birlik ve
beraberliğimizi koruyarak bu sorunların üstesinden geleceğiz”
-“Daha fazla
çalışmalıyız. Ülkemizin dağını taşını ekmeliyiz. Daha fazla üretmeliyiz”
-“Seyahatinizi, beyaz eşyanızı,
arabanızı ve hatta ayakkabınızı erteleyebilirsiniz ama gıdayı erteleme şansınız
yok. İnsanların yaşaması için beslenmesi lazım. Beslenmesi için de bu ülke
çiftçisinin üretmesi gerekiyor”
-“Buğday ekimleri başladı ama gübre kullanımında azalma tespit
ettik. Zamanında eski fiyattan almış olanlar gübre kullanıyor”
Ankara
- 24.10.2018 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi
Bayraktar, ekonomideki
gelişmelerin etkisiyle üretim maliyetlerinin arttığına dikkat çekerek, “maliyetlerimiz arttı.
Gübre, mazot başta olmak üzere elektrik ilaç, yem, tohum gibi girdiler
desteklenmeli. Destekler acilen artırılmalıdır. Desteklerin ne zaman ödeneceği
açıklanmalıdır. Ziraat Bankası, çiftçimize düşük faizli kredi sağlamalıdır”
dedi.
Ankara’da
TZOB Otel’de düzenlenen TZOB Marmara Bölge toplantısına Tarım ve Orman Bakanı
Bekir Pakdemirli ve TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar’ın yanı sıra Tarım ve
Orman Bakan Yardımcısı Mehmet Hadi Tunç, Tarım Bakanlığı Genel Müdürleri,
Kurum, Daire Başkanları da katıldı.
TZOB
Marmara Bölge toplantısına Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Edirne, İstanbul,
Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ ve Yalova’da bulunan 10 ilden 97 Ziraat
Odası’nın başkanı iştirak etti.
Toplantıda
konuşma yapan Bayraktar, gübre, mazot, elektik ve ilaç gibi ithal edilen girdilerde fiyat artışı
yaşandığını belirtti ve üreticinin de haklı olarak hükümetten destek
beklediğini ifade etti.
Şemsi Bayraktar,
şunları söyledi:
“Ekonomi bir
miktar soğuyacak ama bu sektörü soğutamayız. Bu sektörü küçültme şansımız yok.
Seyahatinizi, beyaz eşyanızı, arabanızı ve hatta ayakkabınızı
erteleyebilirsiniz ama gıdayı erteleme şansınız yok. İnsanların yaşaması için
beslenmesi lazım. Beslenmesi için de bu ülke çiftçisinin üretmesi gerekiyor. Yelkenleri
tarım sektörüne çevirmemiz gerekiyor. Bu dönemde tarım sektörünün
desteklenmesinin çok önemli olduğunu söylemem gerekiyor."
-“Gübre
kullanımında azalma tespit ettik”-
Türkiye
Ziraat Odaları Birliği Ziraat Mühendislerinin sahaya çıktığını, çiftçilerle
buluşarak sorunlarını bizzat dinlediklerini ifade eden Bayraktar, gübre
kullanımında azalma tespit ettiklerini belirtti. Buğday üretimine dikkat
edilmesi gerektiğine vurgu yapan Bayraktar, şöyle devam etti:
"Buğday
ekimleri başladı ama gübre kullanımında azalma tespit ettik. Zamanında
eski fiyattan almış olanlar gübre kullanıyor.
22 milyon
ton civarında buğday üretiyoruz ama 25 milyon ton üretime ihtiyacımız var.
Üretim 18 milyon tonun altına düşerse spekülatif faaliyete zemin hazırlar.
Tüccar, kar saikiyle piyasaya girerek buğdayı alır ve stoklar, bu da fiyatları
aşırı yükseltir. Bu durumda halkımızı etkileyecek hadise oluşabilir ve ekmek
fiyatları artabilir. Bunun tedbirini şimdiden almamız lazım.
İthalatın da
pahalı olduğunu düşünürsek, ucuz buğday bulma şansımız da olmadığına göre
üretimi gerçekleştirmemiz gerekiyor. Üreticimizin bakanlığımızdan beklentisi
haklı olarak, başta gübre mazot olmak üzere girdilerde destek verilmesi ve bu
desteğin ne zaman açıklanacağını bilmek istiyorlar. Böyle bir açıklama piyasaya
güven verecektir. Primin 50 kuruştan 100 kuruşa artması olumlu bir adım
olmuştur ancak 2019’da ödenecek. Çiftçinin şuan gübre kullanmak için acil can
suyuna ihtiyacı var.”
-“Ziraat Bankası’nın buğday
üreticisine yönelmesi lazım”-
Çiftçinin
bankalarla ilgili de sıkıntılar yaşadığını da belirten Bayraktar, bu
sıkıntılara karşı tedbir alınması gerektiğini söyledi. Özel bankaların
faizlerini yüzde 40’a çıkardığını, faiz maliyetinin yükseldiğini belirten
Bayraktar, “Ziraat Bankası’nın faizleri düşük ama seçici davranıyor, her
çiftçiye kredi kullandırmıyor. Özel bankalar da bu faize rağmen kredi
kullandırmaktan imtina ediyor. Ziraat Bankası ile konuşarak çiftçinin can suyu
ihtiyacını dikkate alarak, buğday üreticilerine düşük faizli kredi
kullandırılması çok önem arz ediyor. Ziraat Bankası’nın buğday üreticisine
yönelmesi lazım ki çiftçilerimiz bu girdilere ulaşsın” diye konuştu.
Son yıllarda üst üste doğal afetler meydana
gelmesi nedeniyle çok sayıda çiftçinin sıkıntıya girdiğini bildiren Bayraktar,
“arka arkaya doğal afet yaşayan üreticilerimizin biriken borçlarını erteleme
sonrasında bir defada ödemesi mümkün değildir. Bu durumdaki çiftçilerimizin biriken
kredi borçlarının tamamı faizsiz olarak uzun vadeye yayılmalıdır” dedi.
-“Gıda güvencesi aile işletmelerinin
ayakta kalmasına bağlı”-
Aile
işletmelerinin yaşadığı sıkıntılara da dikkati çeken Bayraktar, tarımsal aile
işletmelerinin verilen desteklerden yeterince yararlanamadığını belirtti.
Verilen desteklerin büyük işletmelerce kullanıldığına işaret eden Bayraktar,
“Destekleme politikalarında kırsalın kalkınmasını öne almamız lazım. Büyük
işletmeler girdikleri yerde küçük işletmeleri de bitiriyorlar. Verilen
desteklerin kırsal kalkınma amaçlarına uygun olmadığını görüyoruz. Destekleme
politikalarında revizyon yapılması ve küçük işletmelerin gözetilmesi gerekiyor.
Destekleme politikaları değiştirilmeli, krediye ulaşması zor olan aile
işletmelerinin düşük faizli krediye ulaşması sağlanmalıdır. Ülkemizin gıda
güvencesinin sağlanması aile işletmelerinin ayakta kalmasına bağlıdır” dedi.
Pamuk
fiyatlarının da düşmeye başladığına işaret eden Bayraktar, birliklerin piyasaya
girmesi gerektiğini belirtti. Bayraktar, “Tariş, Fiskobirlik, Marmarabirlik
gibi birliklere düşük faizle kredi kullandırma imkanımız olsa da bu birlikleri
piyasaya sokabilsek. Bölge çiftçimizin böyle bir talebi var. Fındıkta da bir
müdahale yok. Fındık
alımına girilmeli. TMO girmiyorsa kredi verilerek Fiskobirlik’in piyasaya
girmesi sağlanmalıdır” diye
konuştu.
-ÇKS’ye pilot illerde
başlayabiliriz-
Ziraat Odaları Bilgi İşlem Sistemi’ni (ZOBİS) bütün odalara
yaygınlaştırdıklarını, bütün kurum ve kuruluşlarla entegre ettiklerini bildiren
Bayraktar, “Aydın’daki toplantıda da dile getirdim. Çiftçi Kayıt Sistemini
(ÇKS) Ziraat Odaları Birliği olarak yapabiliriz. Pilot illerde başlayabiliriz”
dedi.
“Yeni ekonomi programında yerli üretimin artırılması,
ithalatın azaltılması hedefin bulunuyor. Bu tam da bizim için söylenmiştir.
Ette, soyada, ayçiçeği ve pamukta ithalata bağlı olarak çok üzün süre
yaşayamayız. Bu ülke milyarlarca dolarlık enerji ithalatı yapmak zorunda. Bunun
üzerine milyarlarca dolarlık tarım ürünü ithal edemez” diye konuştu.
Bayraktar, şunları söyledi:
“Dünyanın en fedakâr çiftçisi ülkemiz çiftçisidir. Yapısal
sorunlarına rağmen, 81 milyonu ülke nüfusunu, 5 milyon mülteciyi, 40 milyon
turisti beslemektedir. 17 milyar dolarlık tarım ve gıda ihracatına da hammadde
sağlamaktadır. Tarımdaki sorunlarımız hepimizin sorunudur. Ülkemizin beka
sorunudur. Hep birlikte çalışarak birlik ve beraberliğimizi koruyarak bu
sorunların üstesinden geleceğiz. Bizi besleyebilecek başka bir ülke yok. Daha
fazla çalışmalıyız. Ülkemizin dağını taşını ekmeliyiz. Daha fazla üretmeliyiz.”