Türkiye Ziraat Odaları Birliği

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Türkiye Ziraat Odaları Birliği > Haberler > Akil insanlar Düzce ve Bolu’da Karadeniz çalışmalarına başladı

Akil insanlar Düzce ve Bolu’da Karadeniz çalışmalarına başladı

-Akil insanlar Düzce ve Bolu’da Karadeniz çalışmalarına başladı
-TZOB Genel Başkanı Bayraktar:
-“Türk milleti bölünmesin, bu göklerde dalgalanan Türk Bayrağı
ülkenin her köşesinde dalgalanmaya devam etsin, bu
topraklarda yaşayanlar huzur ve refah içinde yaşasın diye,
Türkiye'nin ortak vatan olduğunu anlatmak için buradayız”
-Bayraktar’ın sözleri salonda bulunanlardan büyük alkış aldı

Düzce/Bolu – 15.04.2013 – Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı, akil insanlar Karadeniz Bölgesi heyeti üyesi Şemsi Bayraktar, Düzce’de düzenlenen toplantıda, “Türk Milleti bölünmesin, bu göklerde dalgalanan Türk Bayrağı ülkenin her köşesinde dalgalanmaya devam etsin, bu topraklarda yaşayanlar huzur ve refah içinde yaşasın diye, Türkiye'nin ortak vatan olduğunu anlatmak için buradayız” dedi.
Bayraktar’ın sözleri salonda bulunanlardan büyük alkış aldı.
Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyeti, Düzce ve Bolu’da sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi; vatandaşların süreçle ilgili görüşmelerini aldı.
Düzce’de çalışmalara başlayan Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyetinin üyesi Bayraktar, düzenlenen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, demokrasisi ve ekonomisi gelişmiş, daha güçlü ve daha güzel bir ülke için Düzce’de olduklarını belirterek, "İçeride ve dışarıda terörün bitmesini istemeyen karanlık kişilerin oyunlarını bozmak için burada olduğumuzu söyleyebilirim" dedi.
Bayraktar, görev sürelerinin 2 ay olduğunu ancak kavgayı sona erdirmek ve barışı sağlamanın uzun zaman aldığını vurguladı.
Halkın akil olmasının önemine dikkati çeken Bayraktar, "Halkımızın akilane duruşu bu ülkeye barış ve huzuru getirecektir. Zaten birtakım endişeler de kaldırıldığında ben inanıyorum ki 75 milyon insanın yürüyeceği bir yol olacaktır" dedi.
Milletin barış için baskı kurduğunda, ülkede terör isteyenlerin geri adım atmasının kaçınılmaz olduğunu anlatan Bayraktar, akil adamlar olarak görevlendirilen kişilerin çok değişik dünya ve siyasi görüşe sahip olduğunu bildirdi.
Bulundukları kuruluşta siyaset üstü bir görev yaptıklarına işaret eden Bayraktar, Ziraat Odalarında genel başkanlık yaptığı sürede, her zaman kurumunu siyasetin dışında tuttuğunu vurguladı.

-"Daha güçlü ve daha güzel bir ülke için buradayız"-
Bayraktar, şunları söyledi:
"O zaman burada niye buluştuk. Demokrasisi ve ekonomisi gelişmiş daha güçlü ve daha güzel bir ülke için burada olduğumuzu söyleyebilirim. İçeride ve dışarıda terörün bitmesini istemeyen karanlık kişilerin oyunlarını bozmak için burada olduğumuzu söyleyebilirim. Yine bu milletin arasına, bu güzel milletin arasına sokulmak istenen fitne bir daha yeşermesin diye burada olduğumuzu söyleyebilirim, Türk Milleti bölünmesin diye burada olduğumuzu söyleyebilirim. 'Bu göklerde dalgalanan Türk Bayrağı ülkenin her köşesinde dalgalanmaya devam etsin' diye burada olduğumuzu söyleyebilirim. Bu topraklarda yaşayanların, Çerkezin, Gürcünün, Kürdün, Türkün tek bir millet olarak, ayrımcılık yapan fitne ve fesadı yok ederek, huzur ve refah içinde yaşasın diye burada olduğumuzu söyleyebilirim. Türkiye'nin ortak vatan olduğunu anlatmak için burada olduğumuzu söyleyebilirim."
Bayraktar, Türkiye'yi esir alan şiddetin, bilinçli bir şekilde insanların birbirini tanımasını engellediğini de aktardı.
Birlikte ortak yaşam kurmanın, insanların birbirini iyi tanımasından geçtiğini dile getiren Bayraktar, "Sizlerin ne düşündüğünü ne istediğini öğrenmek için buradayız. Bizler sizlerin mektubunu ilgililere götürecek olan diyalog grubuyuz. Aslında bu gruba diyalog grubu demek daha doğruydu. Sizlerin bir nevi postacılığını yapmak durumundayız" ifadesini kullandı.
Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez, yaptığı açıklamada, çözüm sürecinde, "hesaplaşma" mantığıyla hareket edilmemesi gerektiğini belirterek, "Hesaplaşma mantığıyla hareket ettiğimiz zaman, bu sürecin başarıya ulaşma ihtimali zayıflar" dedi.
Hakyemez, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, başlatılan çözüm süreci kapsamında Karadeniz Bölgesi'nde halkın nabzını tutmak, bölge halkına bildiklerini anlatmak, halkın süreçle ilgili fikrini almak, endişeleri dinlemek ve bunları rapor etmek üzere oluşturulan bir heyet olduklarını belirtti.
Karadeniz Bölgesi'nde yaklaşık 2 aylık bir çalışma gerçekleştirileceklerini, bütün vilayetleri ziyaret etmeyi planladıklarını aktaran Hakyemez, çözüm sürecinin Türkiye'nin kanayan yarası terör sorununu çözmeyi amaçladığını vurguladı.
Hakyemez, 30 yıldır ciddi bir terör sorunuyla karşı karşıya kalındığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Terör sorunu Türkiye'ye çok pahalıya mal oluyor. Bu süre ekonomik açıdan ciddi maliyetler doğurduğu gibi aynı zamanda insani, toplumsal ve sosyolojik açıdan çok ciddi problemler meydana getiriyor. Onun için hükümet kendisine göre bir çözüm süreci başlattı. Bu bir cesaret. Hükümet başlattı fakat aynı zamanda sivil toplum boyutunda da anlatılması, değerlendirilmesi ve desteklenmesi gerekiyor. İşte biz bu nedenle çözüm sürecinde oluşturulmuş akil adamlar heyetinin içinde yer alıyoruz."
Hakyemez, herkesi dinlemek istediklerini, önerileri, endişeleri, talepleri rapor haline getireceklerini vurguladı.
Heyet üyesi, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken de barış sürecinin insanları mutlu edeceğini, artık kimsenin evinden helalleşerek çıkmayacağını bildirdi.
Türkiye'nin 76 milyonluk nüfusa sahip büyük bir ülke olduğunu, herkesin kanın ve şiddetin durmasını istediğini belirten Palandöken, milletini, bayrağını, ülkenin bölünmez bütünlüğünü, birlik ve kardeşlik ruhunu temsil eden bir kurumun başkanı olduğunu sözlerine ekledi.
Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyeti Sekreteri Fatma Benli, çatışmanın sadece ayrışmayı getirdiğini, Türkiye'nin bunu hak etmediğini belirterek, "Madem güçlü bir ülkeyiz, hep beraber çabalayarak bunu çözmek zorundayız" dedi.
Sekreter Benli, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, 81 gündür tek bir can kaybının yaşanmamasının çok değerli bir şey olduğunu belirtti.
Heyet Üyesi Oral Çalışlar da Türkiye'nin çok acı tecrübeler yaşadığını söyledi. Çalışlar, kan kaybeden, yoksullaşan ve darbelerle zedelenen Türkiye'nin, yavaş yavaş kendine gelen ve dünya çapında ayakları üzerinde durabilen, kendi demokrasisini yaratabilme tecrübesi içerisine giren yeni bir tarihsel döneme girdiğini kaydetti.
Karadeniz Bölgesi Heyeti Üyesi Yıldıray Oğur ise Düzce’de farklı kültürlerin kimliklerini koruyarak, bir arada huzur içinde yaşadığını vurguladı. Bunun müthiş bir zenginlik olduğunu aktaran Oğur, "Tam da çözüm sürecinin amacı bu. Düzce çok güzel bir örnek. Süreç sonunda Düzce’deki gibi barış toplumu ortaya çıkacak” şeklinde konuştu.
Düzce’de, Heyet Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez'in yanı sıra sekreter Fatma Benli, üyeler Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Oral Çalışlar ve Yıldıray Oğur katılımcılara bilgi verdi.
Toplantıya, Düzce Engelliler Derneği Başkanı Erol Altıntaş, Ayışığı Derneği Başkanı Abdülvahap Özen, Memur-Sen İl Başkanı Orhan Kılıç, Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mustafa Kayıkçı, Düzce Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erol Tayhan, Düzce Baro Başkanı Ali Dilber, MÜSİAD Düzce Şubesi üyeleri, Kuzey Kafkas Kültür Derneği Başkanı Murat Caymaz, Nilüfer Kadın Dayanışma Kooperatifi Başkanı Hülya Demirelli de katıldı.
Heyet, daha sonra katılımcıları dinledi.
Akil İnsanlar Karadeniz Bölgesi Heyeti, Düzce'deki temaslarının ardından Bolu’da sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi.
Heyet Başkanı Yusuf Şevki Hakyemez, bir otelde düzenlenen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin çok önemli bir eşikte olduğunu söyledi.
Hakyemez, sürecin Türkiye'nin kanayan yarası terörle alakalı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''30 yıldır çok değişik politikalar uygulamaya konuldu fakat sonunda maalesef bu sorun çözülemedi. Bu sorun bir mücadele yöntemiyle çözülmeye çalışılıyor ancak başka yöntemler de olabilir. Bu mücadelede bir acziyet durumu söz konusu değil ama başka yöntemler de olabilir. Başka yöntemlerin de denenmesi gerekebilir. Hükümet, kendine göre başka bir yöntemi uygulamaya başladı. Hükümet, risk üslenerek, bu sürece başladı.''
Orhan Gencebay'ın sağlık sorunları nedeniyle heyette yer alamadığını anımsatan Hakyemez, diğer illere bütün üyelerle katılmayı hedeflediklerini aktardı.
Hakyemez, iki aylık çalışmanın sonunda rapor hazırlayacaklarını ve hükümete sunacaklarını belirtti.
Toplantıda Hakyemez, Sekreter Fatma Benli, TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Oral Çalışlar ve Yıldıray Oğur katılımcıları dinledi.
Bolu'da sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve kanaat önderlerinin katılımıyla yapılan toplantının kapanışında konuşan Hakyemez, Türkiye'nin kanayan yarası olan bir sorunun çözüm çalışmalarında yer aldıklarını söyledi. "Onur verici bir görev ama CHP'den, MHP'den ya da başka bir siyasi eğilimden teklif gelseydi yine kabul ederdim" diyen Hakyemez, heyetlerde yer alan kişilerin farklı siyasi görüşlere sahip olduğunu vurguladı.
Heyet üyeleri, Bolu ve Düzce’de Valiliklerin yanı sıra bazı derneklerin yanı sıra esnaf ziyaretinde bulundu; vatandaşların süreçle ilgili görüşlerini dinledi.